Kişiliğin temellerinin atıldığı okul
öncesi dönemde, çocukların cinsel gelişim ve eğitimleri önem kazanmaktadır. Tıpkı
diğer alanlar gibi, cinsel gelişimi de, çocuk gelişiminin doğal bir parçası
olarak görmek gerekir. 2 ile 5 yaş arasındaki okul öncesi çocuklarının cinsel
farkındalıkları yüksektir. Bu yaşlar, çocukların kendi bedenlerini keşfetmeye, kız
ve erkek bedeni arasındaki farkları tanımaya, tuvalet kontrolünü kazanmaya ve
“ben nereden geldim?” sorusunu sormaya başladıkları bir dönemdir.
Çocukların bu dönemde gösterdikleri
cinsel içerikli davranışlar ve sordukları sorular karşısında ebeveynlerin
genellikle rahatsız olduklarını ve bir sorun olduğunu düşündüklerini
görmekteyiz. Oysa ki, tüm bunlar okul öncesi dönemi çocuklarının normal
gelişiminin birer parçası olarak algılanmalı ve bu doğrultuda davranılmalıdır.
Çocuklar, cinsellik ile ilgi sorular
sormaya başladıklarında, anne babalar bu konu ile ilgili çocukları ile
konuşmalıdırlar. Peki ama, pek çok ebeveyn için şaşırtıcı ve bilinmez gelen bu
konuşmada nelere dikkat etmek gerekir?
ü Çocukların soruları basit ama dürüst
bir şekilde, anlayabilecekleri kısa cümleler ile cevaplandırılmalıdır.
ü Öncelikle çocuğun sorusunu iyi
anlamak, ve yalnızca o soruyu cevaplandırmak, gereksiz detaylı açıklamalardan
kaçınmak gerekir. Eğer çocuğun sorusu çok net değilse, “tam olarak neyi merak
ediyorsun?” gibi bir soru yönelterek yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmış
oluruz.
ü Çocukla konuşurken, sakin ve
kalabalık olmayan bir ortam tercih edilmelidir. Yüksek ses, kalabalık ve
sürekli hareket hali bu yaştaki çocukların dikkatlerinin kolayca dağılmasına
neden olabilir.
ü Cinsellik ile ilgili konuşurken ses
tonumuzun ve vücut dilimizin doğal olmasına dikkat ederek, her zamanki konuşma
tarzımız ile çocuğa yaklaşmamız daha uygun olacaktır. Kısık sesle, sürekli
duraksayarak, gözlerimizi çocuktan kaçırarak, o esnada başka işle de meşkul
olarak, çocuğa bu konunun utanılacak, konuşulmaması gereken, onaylanmayan bir
konu olduğuna dair yanlış mesajlar verilmemelidir.
ü Çocuğun merakını küçümseyerek,
gülerek veya endişeli bir biçimde karşılamamak gerekir. Sorularına en doğru ve
güvenilir cevapları alacağı kaynaklar her zaman anne ve babası olmalıdır. Bu
noktada karşılaştığımız cinsel içerikli bir soruyu “Senin yaşındayken ben de
bunu merak etmiştim. O halde sana bu konuyu anlatayım..” şeklinde bir giriş
cümlesi ile başlayarak kısa bir açıklama yapılması uygun olacaktır.
ü Okul öncesi dönem çocukları ile
konuşurken pek çok yetişkinin, cinsel organlar için komik, sevimli gelebilecek,
farklı takma isimler kullandıkları görülmektedir. Halbu ki, çocuklar tüm diğer
vücut parçaları gibi, cinsel organlarının da isimlerini doğru bir şekilde
öğrenip kullanmalıdırlar.
Okul öncesi dönem
çocuklarının cinsellik ile ilgili en çok merak ettikleri sorular ve cevapları:
Kızların vücutları neden erkeklerden farklı?
Kızlar ve erkeklerin vücutlarının büyük bir kısmı birbirine çok benzer. Sadece bazı kısımları farklıdır. Erkeklerin penisleri vardır. Kızların ise penisleri yoktur. Onun yerine, büyüdüklerinde anne olmalarını sağlayacak vajinaları vardır.
Bebekler nereden gelirler?
Bebekler, doğmaya hazır olana kadar
annelerinin karnında büyür ve gelişirler.Kızlar ve erkeklerin vücutlarının büyük bir kısmı birbirine çok benzer. Sadece bazı kısımları farklıdır. Erkeklerin penisleri vardır. Kızların ise penisleri yoktur. Onun yerine, büyüdüklerinde anne olmalarını sağlayacak vajinaları vardır.
Bebekler nereden gelirler?
Bebekler annelerinin içinde nerede yaşarlar?
Yalnızca bebekler için oluşmuş özel bir kesede (yuvada) yaşarlar.
Bebek annesinin karnına nasıl girer peki?
Babanın vücudundan çıkan küçük bir sperm, annenin vücudundaki bir yumurtayla buluşur. İkisi birleştiği zaman bebek oluşur ve annesinin karnında büyür.
Bebek annesinin karnından nasıl çıkıyor?
Annelerinin bacaklarının arasında, bebeğin dışarı çıkabilmesi için oluşmuş özel bir delikten çıkarlar.
Erkeklerin neden bebekleri olmaz?
Çünkü, erkeklerin vücutları kadınlarınkinden farklıdır. Erkek vücudunda, bebeğin oluşması ve yaşaması için uygun bir yuva yoktur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder